Bu Blogda Ara

20 Temmuz 2010 Salı

Tenha(n)da Sevişir Müebbet Gölgem

Düştü sonu hesap edilmemiş cümlelerin baş harfi

İçinden geçilip günaha girilen onursuz sevişmelerin balistiği kalibresiz ilahi mermilerin şah damarı

Ruhumuzu kırbaçlayan aşk gelme masum bir yalan geçerdi

Gözlerimizden bulut toplardık gökyüzünden-mavisini satardık-

Kirli hesaplaşmaların kavgaların ırzına geçilmiş umutların yol haritasıydın

Bazen yaşanacaklar söyleneceklerden önce biter söyleyemedikleriyle kalır

Gram ders veriyorsa ayrılığın şerefsizim baş ağrısı niyetindesin

Sabahçılar uyku telaşında süpürgeciler iş başında

Hayatın püsküllerinden tutup çekiyorum en ince yerlerime

Gölgemi sobelemek için durmadan koşuyorum

Nereye asarsam asayım kendimi başımı kaldırdığımda

Hangi yana dönsem dilsiz ve dinsiz bir haykırış

Bir dua ıslaklıgı ile yıkılan bu şehrin duvarlarında

Koca kirli bir tren götürüyor seni tenimden

Ay gölgesindeki sevişmelere aldırmadan ıslak ve kurşuni
sabahlarda

Tiner sertliğindeki avuçlarının yumuşaklığında gülümser yüzü(n)

Güz aylarından kalma utanmaz bir akşam

Bekaretini verdiği gün gibi öyle çığlık at ki kimse duymasın seni

Dokunuyorsun dokunuyorum ve utangaç bir fahişe oluyor gece

Can cekişir terbiyesinde hipnoza ugratılmış beyin

Bacaklararası bir sıcaklıkla dolu bu dünya'da

Birşeyler oluyor bu gece bu şehirde

Bir gecelik zevkin artığıdır salınmış bedenler sokaklara

Henüz gecenin efkarını üzerinden atamamış gün

Ağız kenarlarında kurumuş spermlerle

Bebekleri ben vaftiz ediyorum ılık gözyaşımla

Ruhlar sürtünemez sadece duyumsarmış bilemedim

Dokunmak serbest ölü bedenlere

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder